Kuir Kıbrıs Derneği olarak 17 Mayıs Uluslararası Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gün dolayısı ile basın bildirimizi yayınlıyoruz.
17 Mayıs 1990’da Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) eşcinselliği hastalıklar listesinden çıkarmasının anısına 2004’den bu yana her yıl 17 Mayıs günü Uluslararası Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gün olarak kutlanmakta. Eşcinselliğin hastalık kategorisinden çıkarılmasının 23. yıldönümü olan bugünün önemini bir kez daha homofobi ve transfobi karşıtlığını yükseltmek ve LGBT haklarının insan hakları olduğuna vurgu yapma fırsatı verdiği için teslim ederken, ne yazık ki dünyanın birçok yerinde LGBT hak ihlallerinin sürmekte olduğu gerçeğinin de altını çizmek gerek. Kuzey Kıbrıs özeline baktığımızda, örneğin, İngiliz sömürge yönetimi döneminden kalan Fasıl 154 ceza yasası’nın 171. maddesi kullanılarak erkek eşcinsellere “doğaya aykırı cinsi münasebet” gerekçesiyle beş yıla kadar hapis cezası verilebilmekte.
Kuir Kıbrıs Derneği olarak 2007’de Homofobiye Karşı İnisiyatif (HOKİ) adıyla kurulduğumuzdan bu yana bu yasanın değiştirilmesi ve homofobinin devlet tarafından açıkça beslenmesine bir son verilmesi yönünde bu konuya duyarlı diğer örgüt ve kişilerle birlikte mücadele etmekteyiz. Halihazırda toplumda var olan homofobi, bifobi, transfobi ve cinsiyetçiliğin kadınları ve LGBT bireyleri düşürdüğü dezavantajlı durumlar karşısında devletin koruyucu önlemler almak bir yana yasalarla bu durumları körüklemesi kabul edilemez. En nihayetinde geçtiğimiz aylarda meclise sunulan ceza yasası değişiklik tasarısının mecliste onaylanması ve yasalaşması durumunda artık iki erkek arasındaki cinsel ilişkinin suç sayılmayacağını görmek sevindirici olsa da bu tek başına yeterli değildir. LGBT bireylerin sırf cinsel yönelim veya cinsiyet kimliklerinden dolayı ayrımcılığa uğramadığı; horlanmaktan, alay edilmekten, aşağılanmaktan korkmadıkları; işlerini veya sosyal çevrelerindeki itibarlarını kaybetmekten, yakınları ve toplum tarafından dışlanmaktan korkmadıkları; “sapık”, “çürük”, “hasta”, “günahkar”, “ahlaksız” olarak yaftalanmadıkları; devletin eşcinsel birliktelikleri tanıdığı ve sosyal haklarını teslim ettiği bir gelecek tahayyülü içindeyiz. Mücadelemiz bunlar için olacaktır.
Eşcinsellik suç olmaktan çıkar çıkmaz bir anda toplumun homofobik tutumlardan vazgeçmesini beklemek gerçekçi değildir. LGBT bireyleri uğrayabilecekleri hak ihlalleri veya nefret söylemi ve nefret suçlarına karşı korumak için devletin nefret suçları ve ayrımcılık yasası çıkarması gereklidir. 17 mayıs uluslararası homofobi karşıtı gün dolayısıyla meclisimizi Avrupa’da eşcinselliğin cezalandırıldığı tek ülke olma ayıbını kaldırmaya ve LGBT bireylerin cinsel kimlikleri sebebiyle ayrımcı ve ötekileştirici davranışlara maruz kaldıklarında; zorbalıkla, hakaretle karşılaştıklarında, kısacası nefret söylemi ve nefret suçuna maruz kaldıklarında bu suçların cezasız kalmayacağı yasal düzenlemeleri yapmaya davet ederiz.