Kuir Kıbrıs Derneği – Renklerin Çeşitliliği Projesi
Aylık Medya Takip Raporu
Ocak 2020
Zaman Aralığı: 01.01.2020 – 31.01.2020
Ocak Ayı’nda 27 haber LGBTİ+ konularını içermekteydi. Çevrimiçi ve Basılı taranan gazetelerdeki bu haberlerin:
- 15 tanesi olumlu,
- 11 tanesi basın bildirisi,
- 1 tanesi de olumsuz haber olarak sınıflandırılmıştır.
Çevrimiçi taranan gazetelerden:
- Gazedda Kıbrıs (GK) tarafından, 6 Olumlu ve 1 Basın Bildirisi haber yayınlanırken, bu gazetede olumsuz habere rastlanmamıştır.
- Kıbrıs Postası’nda (KP) ise 4 Olumlu, 2 Basın Bildirisi yayınlanırken, bu gazetede olumsuz habere rastlanmamıştır.
- Gündem Kıbrıs (GN) tarafından, 2 Olumlu ve 2 Basın Bildirisi haber yayınlanırken, bu gazetede olumsuz habere rastlanmamıştır.
Basılı taranan gazetelerden:
- Yenidüzen (YD) tarafından, 1 Olumlu, 3 Basın Bildirisi yayınlanırken, bu gazetede olumsuz habere rastlanmamıştır.
- Kıbrıs Gazetesi’nde (KG) ise, 2 Olumlu, 1 Olumsuz ve 3 Basın Bildirisi yayınlanmıştır.
İlk Hafta (01-05.01.2020):
Ocak Ayı’nın ilk haftasında taranan gazetelerden Gündem Kıbrıs ve Kıbrıs Postası’nda Kuir Kıbrıs Derneği’nin de benimsemiş olduğu ilkelerden veganizm ve İngiltere’nin bu konuyla ilgili aldığı karar yer alırken, Kıbrıs Gazetesi’nde “Gardiyanlar yeni cezaevine çağdaş eğitimlerle hazırlanıyor” başlığıyla ve Yenidüzen’de “Yeni Cezaevi Öncesi Gardiyanlara Eğitim” başlığıyla verilen basın bildirilerinde çocuklar konu alınırken bu eğitimlerde cinsel yönelim çeşitliliğine de değinileceğinden bahsedilmiştir.
1) 2 Ocak’ta Kıbrıs Postası’nda “İngiltere’de emsal dava: Mahkeme veganlığın ‘felsefi ya da dini inanç’ olup olmadığına karar verecek”, 3 Ocak’ta Gündem Kıbrıs’ta “İngiltere’de veganlık felsefi inanç sayılıp koruma altına alındı”, ve yine aynı günde Kıbrıs Postası’nda “İngiltere’de veganlık felsefi inanç sayılıp koruma altına alındı” başlıklı haberler insan haklarına duyarlı ve saygılı haber haber niteliği taşımasından dolayı olumlu haberler arasında yer aldı.
Haberlerin detaylarına bakıldığında çalıştığı şirketin hayvan deneyleri yapan bir başka şirketi ifşa eden bir kişinin işten atılması sonucu bu konuyu mahkemeye taşıması ve yargıcın bu duruma emsal karar alması yer almaktadır. Bu karara göre veganizm ‘dini veya felsefi düşünce’ olarak kabul edilip eşitlik yasası kapsamında değerlendirilmiştir.
“Bu emsal kararla, veganlık ‘din ya da felsefi düşünce’ kategorisinde yer alarak ‘Eşitlik Yasası’ kapsamında korumaya alınmış oldu.”
“Eşitlik Yasası, kimsenin yaş, fiziksel engel, değiştirilmiş cinsiyet, ırk, din ya da inanç, cinsiyet, cinsel yönelim, evlilik ya da sivil birliktelik, hamilelik ve annelik nedeniyle herhangi bir yerde farklı muamele göremeyeceğine hükmediyor.”
İkinci Hafta (06-12.01.2020):
6 ve 12 Ocak Haftası’nda, gündemi etkileyen haber Kıbrıs’ın güney kesiminden geldi. Kıbrıs’ın güney kesimindeki cezaevinde ilk kez eşcinsel birliktelik yaşan bir çift evlendi. Bu haber, tüm taranan gazetelerde yer alırken dikkat çeken diğer bir haber de Gazedda Kıbrıs tarafından yayınlanan ve Hakan Çoban tarafından yazılan “Herkesin doğallığında mutlu olacağı bir yıl olsun” başlıklı köşe yazısı oldu. Son olarak da Kıbrıs Gazetesi eki olan Ekran’da Ramazan Safa tarafından hazırlanan “Aşk, aşktır” başlıklı haber de yine dikkat çeken haberler arasındaydı.
1) 11 Ocak’ta Kıbrıs Postası’nda “Rum Cezaevinde ilk eşcinsel evlilik”, Gündem Kıbrıs’ta “Güney Kıbrıs’ta Cezaevinde İlk Eşcinsel Evliliği Gerçekleşti”, “Cezaevinde İlk Eşcinsel Evliliği Gerçekleşti” ve 12 Ocak’ta “Cezaevinde ilk eşcinsel evliliği gerçekleşti” ve Kıbrıs Gazetesi’nde “Rum cezaevinde ilk eşcinsel evlilik gerçekleşti” başlıklarıyla yer alan haberler insan haklarına duyarlı ve saygılı haber haber niteliği taşımasından dolayı olumlu haberler arasında yer aldı.
Haberlerin geneline baktığımızda, güneyde ilk kez Avrupa genelinde ikinci kez cezaevinde olan kişilerin sivil birliktelik yapmalarından bahsetmektedir. Ayrıca burada belirtilmelidir ki Kıbrıs’ın güney kesiminde 2015 yılında yasallaşan Sivil Birliktelik evlilik eşitlik hakkından farklı olup, her ne kadar haberde eşcinsel evlilik olarak geçse de gerçekleşen yasal prosedür sivil birlikteliktir.
“…hala daha cezalarını çekmekte olan iki erkek eşcinsel mahkûm arasında ilk kez birlikte yaşama sözleşmesi imzalandığına dikkat çeken gazete, iki eşcinsel erkek mahkûm arasındaki bu evliliğin, Avrupa’da ise ikinci olduğuna işaret etti..”
2) 11 Ocak’ta Gazedda Kıbrıs tarafından yayınlanan ve Hakan Çoban tarafından yazılan “Herkesin doğallığında mutlu olacağı bir yıl olsun” başlıklı köşe yazısı konuyla ilgili bireylerin veya uzmanların görüşlerine yer veren haber niteliği taşımasından dolayı olumlu haberler arasında yer aldı.
Köşe yazısında Çoban, kendisinin aile yaşantısına ve kültürümüzde var olan heteronormativitenin günlük yaşantımıza alan etkilerini samimi bir dille aktarıyor. Bir yandan heteronormatif yapıyı eleştirirken diğer yandan da umut dolu bir yıl olmasını diliyor.
“Mücadelemizle
Dayanışmamızla,
Duygudaşlarımızla
Büyüyerek, HERKESLE çoğalalım!”
3) 11 Ocak’ta Kıbrıs Gazetesi eki olan Ekran’da Ramazan Safa tarafından hazırlanan “Aşk, aşktır” başlıklı haber insan haklarına duyarlı ve saygılı haber niteliği taşımasından dolayı olumlu haberler arasında yer aldı.
Safa, “Bir de buradan bak” başlıklı yaz dizisinde bu haftayı LGBTİ+’ların insan hakları üzerine hazırlamıştır. Yazının geneline baktığımız zaman Safa okurlarıyla dünya genelinde LGBTİ+’ların insan hakları bağlamında ne durumda, hangi ülkelerde ayrımcılığın ne boyutta olduğuna tarihi bilgilerle de detaylandırarak değinmiştir.
Haberde dikkat çeken bir nokta da haberin başlığı üzerindeki yazıda eşcinsellik yerine kullanılan homoseksüel terimi oldu. Günümüzde homoseksüel kavramı eşcinselliği patolojikleştiren bir terim olmasından dolayı Türkçede artık kullanılmamaktır. Diğer taraftan İngilizce de hala kullanılmakta ve dilimizde İngilizcenin etkilerinin büyük olduğu söylenebilir. Haberin genel yazı dili de dikkate alındığında, bu haberin dilini olumsuz olarak dillendirilmedi.
“Cinsel yönelimleri nedeniyle ayrımcılığa maruz kalan homoseksüeller birçok ülkede hayatından da oluyor”
“Toplumun bakış açısındaki değişimin en önemli tetikleyicisi de kuşkusuz 1968’in özgürleştirici ortamını da arkasına alan Stonewall olayı”
Üçüncü Hafta (13-19.01.2020):
13 ve 19 Ocak Haftası’nda ise biri Kıbrıs Gazetesi eki olan Ekran, diğeri ise Kıbrıs Postası’nda farklı psikologların Cinsel Kimlik üzerine yazıları dikkat çeken yazılar oldu. Ekran’da yer alan Ayla Kahraman’ın “Cinsel kimlik gelişimi ve ana-baba tutumları” başlıklı haber ve Kıbrıs Postası’nda Hasra Avcı’nın “Ergenliğin derin suları” başlıklı haber.
1) 18 Ocak’ta Kıbrıs Postası’nda Hasra Avcı’nın “Ergenliğin derin suları” başlıklı yazı insan haklarına duyarlı ve saygılı haber, niteliği taşımasından dolayı olumlu haberler arasında yer aldı.
Yazının geneline baktığımız zaman, Avcı ergenlik dönemlerinden ve bu ergenlik dönemlerinde genel olarak ergenlerin nasıl bir gelişim ve değişim deneyimlediklerinde bu dönemde cinsel kimliklerinin de nasıl geliştiğine değinmiştir. Yazıda dikkat çeken nokta ise Avcı’nın cinsiyet ayrımı yapmaksızın konuyu ele alması oldu. Her ne kadar cinsel kimlik gelişimi hakkında verdiği bilgileri derinlemesine detaylandırmaması ve konu hakkında kurduğu cümle akıllarda soru işareti uyandırmış olsa da yazısını ikili cinsiyet sistemine dayandırmadan kaleme alması olumlu olarak değerlendirildi.
“Hissedilen cinsel dürtüler ve çevrenin yansıttığı cinsiyet rolleri ile cinsel kimlik gelişimi tamamlanır.”
2) 18 Ocak’ta Kıbrıs Gazetesi eki olan Ekran’da yer alan Ayla Kahraman’ın “Cinsel kimlik gelişimi ve ana-baba tutumları” başlıklı yazı Stereotipleştirici haber niteliği taşımasından dolayı olumsuz haberler arasında yer aldı.
Yazının geneline bakıldığında Kahraman cinsel kimlik gelişimine detaylı bir şekilde yer vermiştir. Kahraman, heteronormatif bakış açısının temel aldığı toplumsal cinsiyet rollerinin ikili cinsiyet sistemi üzerinde tanımlayan literatürü baz almış olup, günümüzde çeşitliliği kapsayıcı olan çalışmalara yer vermemiştir. Kahraman’ın yazısını ikili cinsiyet sistemi normlarında ve heteronormatif bir bakış açısıyla kaleme almasından dolayı, cinsiyet kimliği çeşitliliğini dışarıda bırakmasından dolayı olumsuz olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca Kahraman yazısında çocukların cinsel kimlik yanlışına düşmemesi için ebeveynlerin tutumlarında aşırıya gitmesinden bahsetmiştir. Buradaki kullanılan cinsel kimlik yanlışığı yazının genel tutumu göz önüne alınırsa, eşcinsellik, biseksüellik ve veya transseksüelliktir. Burada da belirtilmelidir ki, LGBTİ+ kimliklere yanlış tabiri kabul edilebilir değildir. Eşcinsellik ve biseksüellik cinsel yönelim çeşitliliği transeksüellik ise cinsiyet kimliği çeşitliliğidirler. Cinsel yönelim çeşitliliği değil onlara yönelik olumsuz yargı ve tutumlardır yanlış olan.
“Babanın pasifliğine çözüm olarak, annenin belli baba rollerini üstlenmesi de doğru değildir.”
“Küçük bir çocuğun herhangi bir cinsel kimlik yanlışına düşmemesi korkusu ile bazı ebeveynler tutumlarında aşırıya giderler.”
Dördüncü Hafta (20-26.01.2020):
20 ve 26 Ocak Haftası’nın, gündemde olan bir konu Cumhuriyet Meclisi’nin Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi’nin Ceza (Değişiklik) Yasa Önerisi’ özelinde toplanmış olması yer aldı. Bu haberin basın bildirileri Kıbrıs Gazetesi, Gündem Kıbrıs ve Kıbrıs Postası’nda yer aldı. Haftanın dikkat çekeni ise Gazedda Kıbrıs’ın Kuir Kıbrıs Derneği tarafından hazırlanan 24 Ocak Uluslararası Eğitim Günü dolayısıyla yayımladığı sosyal medya mesajını haberleştirmesi oldu.
1) 24 Ocak’ta Gazedda Kıbrıs tarafından haberleştirilen Kuir Kıbrıs Derneği’nin “Kuir Kıbrıs: Çocuklar ön yargı ile doğmuyor!” başlıklı mesajı, konuyla ilgili bireylerin veya uzmanların görüşlerine yer veren haber niteliği taşımasından dolayı olumlu haberler arasında yer aldı.
Mesajın Tamamı şu şekildedir:
“Birçok bilimsel çalışmadan ve yapılan saha çalışmalarından bilindiği üzere, ön yargı ve ayrımcılığın temel sebeplerinden bir tanesi de bilgi eksikliğidir. Ne yazık ki, Kıbrıs’ın kuzey kesiminde, gerek eğitim müfredatlarında, gerekse sosyal çevrede azınlığa dair aktarılan bilgiler çok sınırlı, eksik kalmakta ve/veya kulaktan dolma gerçekliği olmayan yanlış bilgiler olmakta. Halbuki, sadece bilgi ile kişilerin ön yargıları ciddi düzeylerde azalabilir.
Toplumsal cinsiyet eşitliği ve LGBTİ+ özelinde Kıbrıs’ın kuzey kesimindeki eğitim müfredatlarına bakıldığında, içerikler, cis-heteroseksist bir bakış açısıyla oluşturulmuş durumdadır ve LGBTİ+ kapsayıcılığı adına herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Bu durum da, çocuklarda toplumsal cinsiyet eşitsizliğini körüklemekte ve LGBTİ+’lara yönelik ön yargıları aşılamaktadır.
Kuir Kıbrıs Derneği olarak, inanıyoruz ki, dersleri cis-heteronormatif yapı ile kurgulamak yerine, toplumsal cinsiyet eşitliği ve LGBTİ+ kapsayıcılığı her derse dahil edilebilirse, toplumda LGBTİ+’lara yönelik ön yargı ve ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan bir çok sorun ortadan kalkacaktır.
Unutmamalıyız ki, çocuklar ön yargı ile doğmuyorlar, ön yargılı olmayı öğreniyorlar. Bu sebepten ötürü diyoruz ki;
“LGBTİ+ Kapsayıcı Bir Eğitim Mümkün!”
Beşinci Hafta (27-31.01.2020):
27 ve 31 Ocak Haftası’nın gündeminde Ceza Yasası’nın değişiminin 6. yılı sebebiyle 27 Ocak günü Kuir Kıbrıs Derneği tarafından hazırlanmış basın bildirisi yer aldı. Basın bildirisinin yer aldığı gazeteler ve başlıkları ise şöyle; Kıbrıs Gazetesi “Kuir Kıbrıs Derneği Ceza Yasası’nın değişiminin 6. Yılında sıkıntıların devam ettiğini savundu: Nefret söylemini cezalandırmada yetersiz”, Kıbrıs Postası ve Gündem Kıbrıs “Kuir Kıbrıs: “Ceza Yasası’nın değişiminin 6. yılında savunuculuk çalışmalarına devam”, Yenidüzen “Kuir Kıbrıs Ceza Yasası’nın değişiminin 6. yılında açıklama yaptı” ve Gazedda Kıbrıs “Kuir Kıbrıs: Yasa değişti, nefret değişmedi”.